-Bayramın 1. günü:
Sevgili günlük bu gün kurban bayramının birinci günü. 10 gündür elimden geleni yaptım. Satılmamayı başardım. Arkalara kaçtım, yüzüme hastalıklı bir hava verdim. Şans da yüzüme güldü, bugüne geldik. Ama bu iş boşlamaya gelmez. Her an biri çıkabilir, orama burama bakıp şu başımda dikilen herife kilomu sorabilir. O da zaten beni satamadı diye gıcık, en az 10 kilo fazla söyler. Adam inanıp beni alır, evine götürür. Küçük kızı beni sever, oynar… Bir gün sonra kızın babası gözlerimi bağlayıp, besmele çektiği gibi bıçağı boğazıma dayayarak keser. O sırada hayatım gözlerimin önünden film şeridi gibi geçer. Film de film olsa bari. Hep aynı kare: Ot yiyorum, etrafa bakıyorum… ot yiyorum, etrafa bakıyorum… Hayat mı bu be?
-Bayramın 2. günü:
Sevgili günlüğüm, ben eşeğim. Koyunum ama eşeğim. Yani koyun gibi eşeğim… Sana dün ne dediysem aynısı oldu iyi mi? Şu an herifin birinin bahçesindeyim. Şu saate kadar bayramlaşmaydı, gelen-gidendi derken beni kesmediler. Ama en geç yarın bu iş biter. Kesecekler beni canım günlüğüm, duyuyon mu? Kıyacaklar kınalı kuzuna. Hayır boğa moğa olsaydım, sahibimin elinden kaçar, sokaklarda terör estirirdim.televizyondaki bütün haber bültenleri beni gösterirdi, en azından ölmeden meşhur olurdum. Ama tabiatım boğanın ki kadar asabi değil ki! Koyun doğmuşuz, koyun öleceğiz.
-Bayramın 3. günü:
İnanmayacaksın ama hala hayattayım. Bunlar beni kesmeyecek galiba.aslında son gün beni salacaklar gibi bir his var içimde. Haklısın iyimserliğin bu kadarına da yuh artık.yok yok bu defa işim zor. Sanırım yarına çıkmam. Hakkını helal et günlükçüğüm.
-Bayramın 4. günü:
Günlük benim ben. Hahahaaa!!! Yırttım oğlum. Bu sabah tam gidiyordum… Adam bıçakları hazırladı, yanıma koydu. “Tamam dedim, “artık ağzımla kuş tutsam bile yolcuyum.” Sonra düşündüm “ağzımla kuş tutmak”… Tabii ya! Kuş gribi. Bunu bir becerirsem ağzımda kuşla beni hayatta kesmezler. Dalda duran kuştan hemen rica ettim. Gel iki dakika ağzımın içinde dur sonra uçarsın hesabı. Kuş gıcık çıktı.”Hay senin kafana” dedi, ben tam kesilirken kafamın orta yerine hacetini bıraktı. Bunu gören sahibim panikleyip kuş gribi olmamak için beni bıraktı. “Kafana kuş pislemesi uğurdur” derlerdi de inanmazdım. Bayram diye buna derim ben oğlum. Değmeyin keyfimeeeeee!!!